Tarlabaşı Sakinlerinden Örnekler
Ebedin Yünyeli
48 yaşında
Diyarbakırlı.
28 yıldır Tarlabaşı’nda yaşıyor. Seyyar satıcı olarak iş hayatına başlamış, şimdi büfe işletiyor. Tarlabaşı’nda ilk mülkü olan 3 katlı binayı 1988 yılında 7 bin liraya satın almış ancak daha sonra satmış. Projeye dahil olduğu 5 katlı binayı ise 1998 yılında 100 bin liraya almış. Cadde üstünde bulunan bu binanın altında iki adet dükkan bulunuyormuş. Dükkanlardan biri kiradaymış ve kira bedeli 1500 liraymış. 44 metrekare olan evlerden birinde kendisi bir kızı ve eşiyle yaşıyormuş, diğer 4 daire de kiraymış. Kiracıları daha çok Beyoğlu’nda çalışan garson, tezgahtar gibi iş sahibi olanlarmış. Daire başına 300 lira kira alıyormuş ama çoğu zaman kiraları toplamakta zorlanıyormuş. Kiracıları, borçlarını ödemeden, bir anda ortadan kayboluyormuş.
Projeyi ilk duyduğunda beğendiğini ve ancak katılmak için tereddüt ettiğini söylüyor kendisi. Belediye ile görüşmeleri 2.5 yıl sürmüş ve sonunda projeye katılmayı kabul etmiş. 5 katlı binasına karşılık 44 metrekare bir daire ve 70 metrekare büyüklüğünde bir dükkan alacak. Şu andaki bedelle bu daire ve dükkanın bedeli 2 milyon liraya tekabül ediyor.
Şu anda Feriköy’de yaşıyor. 1640 lira kira yardımı alıyor.
Yünyeli’nin proje hakkında görüşleri:
“8 yıl önce bir gün eşim halı çırparken balkon yıkıldı ve bir kat alttaki balkona düştü. Hafif şekilde yaralandı. Evler o kadar eskiydi. Tarlabaşı’nda silahla, sopayla yaşıyorduk. Biz bile korkuyorduk. Şimdi buralar düzelecek. Daha önce projeye karşı olanlar şimdi pişman oldular. Burada bir bina 50-60 bin liraya satılıyordu, şimdi yıkık binalar 2-3 milyon liraya satılıyor. Proje alanının dışındaki binaların sahipleri de bir an evvel kendi bölgelerinde de benzer bir proje yapılmasını istiyor. Ama proje genişlemez, etraftaki diğer binalar da dahil olmazsa bu yapılan da işe yaramaz.”
Mehmet Aksan
Mardinli.
Kiracı, Kayabaşı’nda ev sahibi olanlardan.
Tekstil işinde çalışıyor.
1989 yılında İstanbul’a gelmiş, 21 yıl Tarlabaşı’nda yaşamış. Son 13 yıldır vakıflara ait 38 metrekare bir evde karısı ve 3 çocuğu ile yaşıyormuş. Bu daire için vakıflara yıllık 2750 lira kira ödüyormuş.
Proje başladığında belediye Kayabaşı’na gitmesi karşılığında ev sahibi olması önerisinde bulunmuş. Ancak uzak olduğu için kabul etmemiş, eşi de gitmek istemiyormuş. Daha sonra Kayabaşı’ndaki evleri beğenmiş ve taşınmışlar. Şu anda 85 metrekare bir evde yaşıyorlar. Aylık 406 lira bu ev için kredi ödüyor. Evini borcuyla birlikte 154 bin liraya satın almak istemişler. Ancak son 3 aydır ödeme yapamıyormuş, bir ay daha yapmazsa hakkı yanacakmış.
Projeden ve ona sağlananlardan özellikle çocukları için çok memnun. Proje hakkında görüşleri şöyle:
“Tarlabaşı çocuklarımız için bir cezaeviydi. Asla dışarı çıkarmıyorduk. Eğer aşağı inerlerse ya uyuşturucu ile tanışırlardı ya da hırsız olurlardı. Ama şimdi çok mutlular, gece 12’ye kadar dışarıda kapının önündeki parklarda oyun oynayabiliyorlar. Okul da yakın. Tarlabaşı’nda yaşarken kayınpederimin evine Esenler’e gitmek için ağlarlardı. Ama şimdi bayramda bile zorla götürdük. Hiçbir yere gitmek istemiyorlar.”
İlyas Ekmekçi
Kuruyemişçi.
1970 yılından bu yana Beyoğlu’nda esnaf.
İngiliz Konsolosluğu’nun hemen arkasındaki dükkanı 2003 yılındaki bombalı saldırıdan etkilenmiş. Şans eseri o gün dükkanda değilmiş, çırağı hafif şekilde yararlanmış.
2003 yılında bir katı bodrum olmak üzere 7 katlı (6+1) bir binayı Ermeni sahibinden 100 bin liraya satın almış. Binası cadde üzerindeymiş. Binayı aldıktan sonra 250 bin liralık masrafla tadilatını yapmış. Projeye dahil olan binalar için en iyi durumda olanmış. Binanın tamamı kiradaymış. Binadan toplam 4600 lira topluyormuş. Şu anda 2500 lira kira yardımı alıyor.
Binasını kilise satın almak istemiş, 1 milyon dolar para istemiş. Kilise ise en fazla 650 bin lira verebileceğini söyleyince satış gerçekleşmemiş.
Projeden iki daire ve bir dükkan alacak. Dairelerini kiraya verecek, dükkanı ise oğulları kafe olarak işletecek. Şu anda Halkalı’da yaşıyor. Uzlaşması bir yıl sürmüş. Kiracılarının hepsi Kayabaşı’ndan ev sahibi olmuş
Proje ile ilgili görüşleri şöyle:
“İlk başta binayı yeni aldığım ve çok masraf ettiğim için tereddüt ettim ama buraları başka türlü temizlenmezdi. Dönüşüm şarttı. Projeden çok memnunuz, karlı çıktık.”
Hüseyin Kınık
Bursalı, 59 yaşında.
Romen, müzisyen. Klarnet çalıyor.
Hacı Hüsrev İlkokulu’ndan mezun. 1983 – 2000 yılları arasında Tarlabaşı’nda yaşamış. Şimdi Kuştepe’de yaşıyor. 5 çocuğu, 8 torunu var. Tam bir Tarlabaşılı.
Birini 1800 liraya, diğerini 2100 liraya satın aldığı, 4’er katlı iki binası bulunuyor. Binalardaki dairelerin her biri 44’er metrekare. Tamamı kiradaymış ve çoğu zaman kiraları toplamaya gitmeye bile korkarmış.
Bu iki bina karşılığında projeden 3 daire alacak. 2 daireyi kiraya vermeyi, diğerinde de eşiyle birlikte yaşamayı planlıyor.
Hüseyin Kınık’ın proje ile ilgili görüşü: “Projeden çok memnunum. Düşünün mal sahibiydim, sokaklara giremiyordum. Şimdi proje bittiğimde burada eşimle birlikte güvenle yaşayabileceğim.”
.jpg)
