Tüpraş Fuel Oil Dönüşüm Projesi genel bilgiler 2014-12-19

Tüpraş’ın iskele ve demiryolu bağlantıları ile finansman gideri dahil toplam 3 milyar dolara mal olan Fuel Oil Dönüşüm Tesisi ve sektörel gelişmeler hakkında genel bilgiler…
Tüpraş Fuel Oil Dönüşüm Projesi genel bilgiler 2014-12-19

 

İlklerin Projesi
Projenin inşaat aşamasında ülkemizde bazı ilklere imza atıldı. 35 metre boyu, 8 metre çapı ve 918 ton ağırlığıyla projenin en ağır ve büyük ekipmanı reaktör, Japonya’da üretiminin ardından tek parça olarak İzmit Rafinerisi B Bölgesi’ndeki rıhtımdan alınarak, 320 tekerlekli dev TIR ile taşınarak, montajı tamamlandı. Reaktörün montajında 1.500 ve 900 tonluk devasa vinçler kullanıldı. Reaktör, ülkemizde nakliyesi ve montajı tek parça olarak yapılan en ağır ekipman olarak tarihe geçti. Tesis, ayrıca 185 metre boyuyla dünyanın en yüksek sekizinci meşalesine (flare) sahiptir.

Fuel Oil Dönüşüm Yatırımı Lojistik Stratejileri
Deniz yolu taşımacılığı, ürün lojistiği kapsamında inşası kararlaştırılan ve projenin bütünlüğü için büyük önem taşıyan RMK tersanesinde yapımı gerçekleştirilen, siyah ürün tankerleri T. Esra, T. Aylin   tankerleri suya indirilerek, taşıma filomuza katıldı.
Demir yolu vagon taşımacılığı, 297 beyaz ve 194 siyah ürün vagonunu içeren ürün taşıma filosu oluşturuldu. İzmit ve Kırıkkale Rafinerileri arasındaki yaklaşık 1 milyon ton olan yıllık toplam taşıma miktarı yatırım devreye girdikten sonra %90’ı demir yolu kanalıyla olmak üzere yıllık 1.6 milyon tona yükselecektir. İzmit Rafinerisi mevcut demir yolu dolum sahası ile tesisin demiryolu dolum sahası arasına 484 vagon kapasiteli yeni bir gare istasyonu inşa edilmektedir. 
Bu istasyona aynı anda 5 ayrı tren geliş-gidiş ve bekleme manevraları yapabilecektir. Ayrıca rıhtım sahasındaki demir yolu dolum alanında, 8 adet 22 vagon kapasiteli boşaltım, 2 adet kok yükleme, 3 adet manevra ve bekleme hattı olacaktır. İzmit Rafinerisi mevcut demiryolu dolum sahası da aynı anda 22 vagona dolum yapılabilecek kapasiteye çıkartılmıştır.

Neden Stratejik Yatırım Teşvik Belgesi?
14 Temmuz 2009 tarih ve 2009/15199 sayılı “Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar” kapsamında Büyük Ölçekli Yatırım Teşvik Belgesine sahip olan 2,7 milyar ABD tutarındaki Fuel Oil Dönüşüm Projesi, ülkemiz için önemli katma değer yaratacak ve ithalatı azaltacak yeni yatırımları daha cazip kılmak için 15 Haziran 2012 tarih, 2012/3305 sayılı “Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar” kapsamında stratejik yatırım kapsamına girmiş ve bu çerçevede yapılan 19 Ekim 2012 tarihli müracaatımız ile “Stratejik Yatırım” Teşvik Belgesi alınmıştır.

Tüpraş’ın Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik Endeksleri ile Yatırım Kararı
Ülkemizde tek kalemde yapılan en büyük sanayi tesisi yatırımı kararını verebilmenin altında yatan en önemli faktörler kurumsal yönetim ve sürdürülebilirlik performanslarının ülke normlarının çok üzerinde olmasıdır. Kanıt olarak bunların değerlendiren her iki endekste de Tüpraş’ın öncü ve üst sıralarda yer alması gösterilebilir.
2007’de oluşturulan kurumsal yönetim endeksine 7.91 derecelendirme notu ile başlayan ve ilk şirketlerden olan Tüpraş, kurumsal yönetim ilkelerine verdiği önem ve buna bağlı olarak gerçekleştirmiş olduğu iyileştirmelerle notunu 9,31 seviyesine yükselterek gelişimini sürdürmüştür.
Borsa İstanbul’da işlem gören ve kurumsal sürdürülebilirlik performansları üst seviyede olan şirketlerin yer aldığı BIST 30 kapsamında yer alan şirketler, çevre, biyoçeşitlilik, iklim değişikliği, insan hakları, yönetim kurulu yapısı, rüşvetle mücadele, iş sağlığı ve güvenliği kriterlerine göre yapılan değerlendirme çalışması sonucunda Tüpraş,  BIST sürdürülebilirlik endeksine giren 15 şirket içinde yer almıştır.

2014 Yılı Sektörel Gelişmeler ve Finansal Sonuçlarla İlgili Yorum
Yılın başında jeopolitik riskler, ekonomilerde görülen kısmi toparlanma ile Brent ham petrol fiyatı varilde 115 Dolar seviyesini gördü. Üçüncü çeyrek dönemde ise ABD dışında kalan bölgelerin büyüme hızlarında yavaşlama ve Ukrayna-Irak kaynaklı jeopolitik risklerdeki azalmanın etkisiyle Eylül ayında Brent ham petrol fiyatının 95 Dolar/varil düzeyine gerilemesi ile sektörde yüksek stok zararlarına neden olmuştur. 
Ham petrol ve enerji girdi maliyetleri daha ucuz olan ABD rafinerilerinin yüksek kapasite kullanması, Ortadoğu ile Asya’da açılan yeni rafineriler, Akdeniz piyasasında ürün arzının artmasına neden olmuştur. Gelişen ülkelerle birlikte Avrupa büyüme hızındaki yavaşlamanın petrol ürünleri tüketimine olumsuz etkilerine bağlı olarak, benzin ve nafta haricindeki ürünlerin fiyat oranları gerileyerek, geçen yılın aynı döneminde 2,13 Dolar/varil olan Akdeniz rafineri marjı 1,40 Dolar/varil olarak gerçekleşmiştir.
Temmuz ayından sonra artan bakım faaliyetleri ve yüksek seyreden benzin talepleri gibi ürün arz fazlasını dengeleyici unsurların yanında hızla düşen hampetrol fiyatlarının etkisi ile Akdeniz rafineri marjı 2013 yılı 3. çeyreğindeki 1,05 Dolar/varil düzeyinden, 3,45 Dolar/varile yükselmiştir. Bu gelişmeyle düşen petrol fiyatları nedeniyle oluşan hampetrol stok etkisine rağmen Tüpraş’ın 3. çeyrek dönem net rafineri marjı da varilde 4,13 Dolar düzeyinden 5,53 Dolar’a yükselmiştir. Böylece geçen yılın varilde 2,59 Dolar olan Tüpraş’ın net rafineri marjı yükselen döviz kurunun da etkisiyle, 2014 yılında 2,71 Dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Satış miktarı ve Akdeniz ürün fiyatlarındaki düşüşe rağmen, ortalama döviz kurundaki %16,0 yükselişin etkisiyle satış gelirleri 2013 yılının % 0,7 üzerinde gerçekleşmiştir.
Uluslararası fiyatlardaki düşüşten kaynaklanan negatif ham petrol ve ürün stok etkisine rağmen faaliyet karı %11 artarak 402 milyon TL düzeyinde gerçekleşmiştir. Faiz ve döviz kurunda yaşanan yükselişin neden olduğu giderlerin etkisiyle vergi öncesi kar ise geçen yılın %18 altında, 279 milyon TL seviyesinde, Fuel Oil Dönüşüm Projesi yatırım teşvikinden kaynaklanan 977 Milyon TL ertelenmiş vergi geliri nedeniyle de net dönem karı 1.246 milyon TL olmuştur.

Yeni Yatırım ile Motorin Pompa Fiyatlarında Bir Değişiklik Olacak mı?
Ham petrol ve petrol ürün fiyatları uluslararası piyasalarda belirlenmektedir. Ülkemizde petrol piyasası kanununda da belirlendiği üzere petrol ürünlerinin yurtiçi rafineri satış fiyatları en yakın piyasa olan Akdeniz piyasa fiyatları esas alınarak belirlenmektedir.
Nihai petrol ürünü fiyatı 3 bileşen oluşmaktadır. Bunlar;
Rafineri satış fiyatı/İthalat fiyatı,
Dağıtıcı şirket/Bayi maliyet ve kar payı,
Sabit tutarlı ÖTV ve ÖTV dahil olmak üzere yukarıdaki toplam tutar üzerinden hesaplanan KDV’dir.
Rafineri fiyatı bize en yakın uluslararası piyasa olan CIF Cenova fiyatları esas alınarak belirlenmektedir. Ürün fiyatlaması tamamen şeffaf olarak EPDK ile mutabakatla belirlenmekte ve denetlenmektedir. Rafineri satış fiyatlarına uluslararası piyasalardaki değişimler dolar kurundaki değişimler de göz önüne alınarak belirlenen sistemde otomatik olarak ürün fiyatlarına yansıtılmaktadır.
Fiyatlardaki düşüş ve artışın aynı oranda pompa fiyatlarına yansımamasının nedeni, kur değişiminin yanı sıra uygulanan sabit ÖTV tutarıdır. Örneklemek gerekirse 8 Temmuz 2014‘ten itibaren motorin rafineri satış fiyatlarında 5 kez indirime gidilmiş ve toplam % 20,4’lük indirim yapılmıştır. Oysa bu indirim litre başına uygulanan sabit ÖTV tutarı nedeniyle pompa fiyatlarına sadece %8,9 olarak yansımıştır.

Yeni Projenin Ham Su Gereksinimi Nasıl Karşılanacak?
Rafineriler üretim ve acil durum yangın sistemleri için suya ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle rafineriler kurulurken su kaynaklarına yakın bölgeler tercih edilir. Aynı şekilde İzmit Rafinerisi kurulurken de Sapanca Gölü’nden su sağlanacağı, protokollerde dikkate alınmıştır. Buna rağmen Tüpraş özelleştirme sonrası dönemde verimli kullanım ve geri kazanımına yönelik yatırımlar neticesinde gölden çekilen su miktarını %42 oranında azaltmıştır.
Ek olarak, gölden çekilen toplam su miktarının yalnızca %5’inin kullanılmasına rağmen, çevresel duyarlılık ve sosyal sorumluluk anlayışımızın gereği olarak, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi İSU Genel Müdürlüğü ile geliştirilen işbirliği ile gri su kullanımına ilişkin 50 milyon TL’lik yatırıma başlanmış ve kısmen devreye alınmıştır. Yatırım Mayıs 2015’te tamamlandığında İzmit Rafinerisi’nin artacak su gereksiniminin önemli bir kısmı atık suyun arıtılması yoluyla karşılanmış olacaktır.

Yeni Projenin Çevresel Etki Boyutu
Projenin tasarım aşamasında tüm çevresel etkiler dikkate alınarak AB standartlarına uygun teknoloji ve proses seçimi yapılmıştır. Enerji verimliliğindeki artış ile sağlanacak emisyon azalımının yanı sıra doğal gaz kullanımının maksimize edilmesi ile baca gazı salınımı çevresel normların altında olacaktır. Bunun yanı sıra atık su arıtımında biyolojik ve kimyasal arıtım için gerekli yatırımlar yapılarak limitlerin altında deşarj sağlanmaktadır.


DİĞER HABERLER