.jpg)
Akıllardaki soru işareti ise dolar üzerinden yapılan sözleşmelerin, TL’ye çevrilip çevrilemeyeceği. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Cevat Kazma, sözleşme kurulduktan sonra taraflarca öngörülemeyen durumlar nedeniyle, sözleşme şartlarının bir taraf aleyhine beklenmedik şekilde değişmesi durumunda sözleşmelerin yargı tarafından yeni koşullara uyarlanmasının hukuken mümkün olduğunu söyledi.
Her geçen gün yeni bir rekor kıran dolar kuru karşısında ekonomik hamleler yapılmaya devam ediliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iş dünyasına yönelik “Dolar yerine TL kullanın” çağrısı, iş dünyasından destek görmeye başladı. Akıllarda oluşan soru işareti ise dolar üzerinden yapılmış sözleşmelerin, sözleşme süresi devam ederken TL’ye çevrilip çevrilemeyeceği.
Avukat Cevat Kazma, 6098 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 138. Maddesi uyarınca dolar üzerinden yapılmış sözleşmelerin TL’ye çevrilmesinin hukuki olarak mümkün olduğunu ifade etti.
Dolar kurunun bir yıl önce 2,88 TL, bugünlerde ise 3,50 TL seviyesinden işlem gördüğüne dikkat çeken Cevat Kazma, böyle bir artışın borçlu tarafından öngörülemeyeceğini belirtti.
“Sözleşmenin tarafları kendi aralarında çözüm bulamıyorsa, borçlu taraf dava açabilir.” diyen Avukat Cevat Kazma, borçlu tarafın hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteyebileceğini söyledi. Bu talebin yerine getirilememesi halinde ise borçlunun devam eden sözleşmeden cayma hakkı olduğunu açıkladı.
Bu düzenlemenin ticaret şirketleri ve tüketiciler için uygulanmasının hukuken gerekli olduğunu da kaydeden Cevat Kazma, bu maddenin getiriliş amacının bu gibi durumlar olduğunu, madde gerekçelerinin de bu yönde olduğunu, mahkemelerin ve Yargıtay’ın da bu maddeyi uygulaması gerektiğini belirtti. Cevat Kazma, dolar borçlarını Türk Lirası’na çevirmenin yeni bir anlaşma dışında hukuken başka bir imkanının olmadığını sözlerine ekledi.
.jpg)
